Karanlık Ortamlarda Yaşamak Psikolojimizi Bozuyor

Birçoğumuz büyük şehirlerin sağladığı imkânlar doğrultusunda yaşamaya çalışıyoruz. Büyük binalar arasında karanlık odalarda saatlerce çalışmak zorunda kalıyoruz. Bu ortamlar kısa vadede bize zarar vermemiş gibi gözükse de uzun vadede psikolojimizde ciddi rahatsızlıklara sebep olabiliyor.

Öncelikle saba uyandığınızda güneşi ya da gün ışığını görmemeniz sizin için bir dezavantaj çünkü güne eksik bir enerji ile başladınız. Büyük binalar arasından gökyüzünü görmeden ulaştığınız iş yerinizde camsız bir odada ve bütün gün dijital bir ekrana bakarak çalıştınız. Akşam gün ışığı gittiğinde işten çıktınız. Vücudunuz gün ışığına temas bile etmedi. Haliyle zihniniz ertesi gün için bir umut barındırmadı.

Böyle bir ortamda aylarca yıllarca çalışmanız sizin erken yaşlanmanıza anksiyete, ani sinir ve panik atak gibi psikolojik hastalıklara yakalanmanıza zemin hazırlıyor. Tüm bunların yanı sıra kendinize yaşadığınız çevreye ve doğa karşı yabancılaşıyorsunuz. Bu nedenle çalışma ortamınızı ve ev ortamını doğal renklere aydınlık yaratacak ışıklarla dekore edin bu sizin iyi hissetmenize sebep olacaktır.